İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
Phrasals | ||||
Öbek Fiiller | quarrel with (something) f. | (bir şeyden) şikayet etmek | ||
Don't quarrel with your bread and butter. Hayat standartlarından şikayet etme. More Sentences |
||||
Öbek Fiiller | quarrel (with one) over (something) f. | (biriyle bir şey) üzerine tartışmak | ||
Öbek Fiiller | quarrel with (something) f. | (bir şeye) karşı çıkmak | ||
Öbek Fiiller | quarrel with (something) f. | (bir şeye) itiraz etmek | ||
Öbek Fiiller | quarrel with (something) f. | (bir şeye) katılmamak | ||
Öbek Fiiller | quarrel with (something) f. | (bir şeyle) aynı fikirde olmamak |